KALP BAZEN BEYNİN ELİNİ TUTMAK İSTER


Karışık bir günden hepinize merhabalar,
bugün dolu ve bir o kadar da karmakarışık bir gündü. Yazının da net bir ana fikri yok açıkçası.
Önce dünden kalma bir konuyla başladım güne ve gün boyu da devam etti diyebilirim. Ne mi?
İnsanların karmaşık durumu, sır dolu moodları, şimdi diyeceksiniz ki biraz daha açar mısın?
Ben bir mühendis olarak problem gibi insanları çözmeyi severim, açık konuşmak gerekirse çoğu zaman da çözerim. Sorun şu ki tamamen çözemiyorum. Yazdığım, kurduğum model çalışmıyor , insanların hesaplarına sır ermeyebiliyor. Hayatın yazdığı oyun kodu da burda başlıyor sanıyorum ki.
Bazı şeyler sizi siz yapar ya , hani daha önce bir yazımda yazdığım gibi kısıtlar ekler modelinize, ve işte o an model başka bir modele dönüşür o minicik kısıtla. Buna tecrübe, öğrenme diyoruz hani....
Ben elimden geldikçe farklı kısıtlarla çok yönlü bir model olmadan yanayım. Bunu sağlayan da kendiniz olduğu kadar çevreniz. Zorluklar her insanı geliştirir tabi bu ne kin ne hayranlık ne sevgi hiç bir duygu kavram hiç bir şey değil bu her olayla kendiliğinden şekillenen bi şey.
Bu aralar bugün de aldığım bir yorumla alakalı bağlayacağım devamını. Çok çok yakın çok sevdiğim bir arkadaşım işe başladı ve çok çok sevinçli bi durum ikimiz için hep birbirimize destek olduk, hep yanımdaydı bunaldığımda çalışmama da eşlik etti kendi de çalıştı. Belki de ortak, aynı olayları yaşadığımız bir dönemde böylesine yakın arkadaş olduk. Ama bir farkla birimiz ütopya birimiz distopyayı temsil ediyoruz. O benim hep optimist olmama takıldı ben onun pesimist bakmasına. Bu optimistlik değil bu olaylara sadece tek ve olumsuz bakmayı sevmememden kaynaklı. Her şeyin bir çözümü vardır ve bunu hep zor aramak zorunda değiliz. Hayat dengesi işte.
Diceksiniz ütopya distopya nerden aklına geldi. O da şöyle . Dün yolda dönerken akademisyen bir arkadaşım(bu arkadaştan bahsedicem az sonra baya bi ) yazdığı bir makaleyi okumamı sağladı oradan. Size bahsettiğim farklılık buradan geliyor işte.
 Arkadaşlarımın hepsi farklıdır. Onları bir araya getirsem bir dünya oluşur. Seviyorum hepinizi biriciklerim. Cidden hepsi bir tanedir. Bu arkadaşımla(hiç öyle bakmayın isim vermiyorum) yeni tanıştık. Sanıyorum bir ay olacak. Çok farklı biri, daha önce hiç karşılaşmadığım, hiç düşünmediğim şekilde düşündüren ve imkansızları gözümde kaybeden biri. Diceksiniz ki nasıl yani?
Böyle ne yapsa yapabilir biri, ilk kez birinin bilgisine bu kadar hayran oluyorum sanırım.
Ki alanı hiç bilmediğim bir konuyken öyle farklı düşünmeye itti ki anlatamam. Ben ki konuşmaya bayılan biriyken ,iyi de dinleyicimdir ama yorum yaparım şimdi anlatırken, o konuşurken hiç kesmeden dinleyesim var o anlatsın öğreneyim her seferinden şaşırtarak farklı yönleri gösteren çok da güzel yazan biri. Bir sürü yeni şey öğrendim bu bir ay içinde. Bir o kadar da mütevazi. İnsan şaşıp kalıyor.
Onu tanıyana kadar dolu geçirdiğimi ve çok yönlü düşündüğümü düşünürdüm, çok dahasını görmüş oldum.
İnsanın gerçekten böyle bir arkadaşa ihtiyacı var bence.(Demiştim baya bahsetcem diye :))
Neyse konuya dönersem yazısında Oscar Wilde'nin bir sözüyle bitirmişti." Ütopya barındırmayan bir dünya haritasına bakmaya bile değmez..."
Karmakarışık oldu gördüğünüz gibi her şey açık olmaz zaten karışıklık iyidir bugün beynimde dönüp duran bir kısmı sizinle paylaşmak istedim. Bana eşlik ettiğiniz teşekkür ederim.

DİPNOT: Yani bazen kalbinizin beyninizin elini tutmasına izin verin. Bazen desteğe ihtiyacı olabiliyor sevgili kalbin :)

Yorumlar

Popüler Yayınlar